2010 Haziran

-
Aa
+
a
a
a

Haziran

 

Dinlemek için:

 

İndirmek için: mp3, 22 Mb.

 

Ayın Sözü: "Yargıya gidip hakkını aramayacaksın, Türkiye’de irtibat ofisi kurmayacaksın, burada mükellef olmayacaksın, yerli içerik üretmeyeceksin. Bütün bu çağrılara kulak asmayacaksın, ondan sonra vatandaşa ’Türkiye’de internet yasaklanıyor, Türkiye yasakçı bir zihniyet’ gibi bir propagandaya girişeceksin. Bunu yemezler. Bunu hiçbir Türk vatandaşı kabul etmez. Biz vatandaşa mecburen bu safahatı anlatmak mecburiyetinde kaldık ve anlatacağız. Bunun yasakla, yasaklamayla bir alakası yok." Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Google ve YouTube hakkında konuşuyor.

 

Gazze’ye yardım taşıyan gemilere saldırmasına gerekçe olarak İsrail hükümeti somut tüm delillere rağmen  gemilerin silah taşıdığını, yardım amaçlı olmadığını, ilk ateşin gemiden açıldığını ve gerekli uyarıları daha önceden yaptıklarını savundu. El konulan gemiler cesetler ve yaralılarla birlikte Aşdod limanına çekilirken, İsrail’in yardım gemilerine saldırısı Türkiye de dahil dünyanın çeşitli yerlerinde protesto edildi. İsrail’le ortak tatbikatlar iptal edildi, Türkiye büyükelçisi geri çekildi.

 

PKK tarafından İskenderun’da düzenlenen saldırıda altı askerin ardından, Hakkari ve Elazığ’da gerçekleştirilen saldırılarda 12 asker öldü. Halkalı’da askeri personel servis aracına bombalı saldırıda dört asker ve serviste bulunan 17 yaşındaki Buse Sarıyağ hayatını kaybetti. Elazığ'da Seyrantepe Barajı'nın güvenliğini sağlayan askerlere pusu kuruldu. İki asker ve bir sivil öldü. Saldırılar tüm ülkeyi gererken, Hatay’da yaylaya çıkan iki köylü “terorist” zannedilerek öldürüldü. İki yıl aradan sonra yine sınır ötesi harekâtla sorun “çözülerek” Irak sınırından 3 km içeri girildi. Diyarbakır ve Batman’da sivil toplum kuruluşları ayrı ayrı yaptıkları açıklamalarla PKK'nın eylemsizlik kararı almasını ve askeri operasyonların durdurulmasını istediler.

 

Ülkenin gündemine şiddet ve hiddetin yanı sıra, şaşkınlık ve şaşırmışlık da hakim gibiydi sanki: TÜSİAD’ın Kürt sorununun çözümüne yönelik öneri ve fikirler geliştirmesine karşı CHP’nin Türk işveren örgütünü Kürt terör örgütü ile aynı dili konuşmakla suçlaması, yine CHP’nin, saldırıya uğrayan Gediktepe mevziinde Başbakan ve Genelkurmay Başkanı’nı “çömelmesini” eleştirip, kendi Genel Başkanı’nın oraya gideceğini ve asla çömelmeyeceğini, aksine Atatürk gibi dimdik ayakta duracağını açıklaması; Başbakan’ın olayı ciddiye alıp Atatürk’ün fotoğraflarını örnek göstererek ulu önderin de gerektiğinde mevzide çömeldiğini ima ederek cevap vermesi, Genelkurmay’ın da aynı ciddiyetle çömelmenin askerî bir gereklilik olduğunu açıklaması ping pong topu gibi gidip gelmekteydi...

 

 

 

BM 2010 Dünya Uyuşturucu Raporu’nda Türkiye uyuşturucu kaçakçılığında en önemli transit ülke olarak yer aldı. Türkiye’yi ABD ve Çin izliyordu. Bir güvenlik uzmanı profesör “Askeriye içinde birileri PKK saldırılarını savsaklıyor, bunlar acaba uyuşturucu mu kaçırıyor?” diye soruyor, İmralı’da yatan PKK liderininin asılıp asılmaması konusunda bir münazaraya girişiliyor, Ergenekon sanıklarından Dr. Haberal  devam etmekte olan davada kendi tutukluluğunu kaldırmayan hakimler aleyhine Yargıtay’da açtığı tazminat davasını kazanıyor, ülkenin başkentinin emniyet müdürü ihale yolsuzluğundan tutuklanıyor, Ulaştırma Bakanı Türkiye Cumhuriyeti’nin “asla ve asla Youtube gibilerine prim ve geçit vermeyeceğini” uluslararası camiaya doğru haykırıyor, Çevre ve Orman Bakanı “Her köye bir orman kuralım. Ne kadar para lazımsa ben göndereceğim. Gerekirse gelip, kendim ağaç dikeceğim” diye coşkulu bir başlangıç yaparak, 40 bin dolayında yeni ormanla, yeryüzünün en büyük orman “kurma” projesini dünya âleme ilan etmesi, Enerji Bakanı’nın da çevre örgütlerini Türk halkına ifşa ve ihbar ederek, “bu oyunlara gelinmemesi”ni istemesi… Türkiye’nin kafa karıştırıcı gündeminin belli başlı maddelerini oluşturmaktaydı…

 

''Balyoz Darbe Planı'' soruşturmasında eski MGK Genel Sekreteri Şükrü Sarıışık dahil 12 kişi tahliye edilince soruşturma kapsamında cezaevinde üç kişi kaldı. Kafes davası bu ay başladı. Azınlıklara yönelik saldırılarla karışıklık çıkarmak istedikleri iddia edilen 3'ü tutuklu, 33 kişinin yargılanmasına başlandı. Agos Gazetesi davaya müdahil oldu. Gazeteci Nedim Şener, "Hrant Dink ve İstihbarat Yalanları" adlı kitabında terörle mücadelede görev almış kişileri deşifre etiği iddiasıyla yargılandığı davada beraat etti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Fener Rum Patrikhanesi’nin Büyükada’daki Rum yetimhanesi hakkında açtığı davada yetimhanenin 3 ay içinde Patrikhaneye verilmesini kararlaştırdı. Engin Çeber'in Metris Cezaevinde ''işkence ve kötü muamele'' sonucu ölmesine ilişkin yargılanan 60 sanıktan 21'i çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı. İşkenceyle ölüme sebebiyet vermekten müebbet hapse mahkum edilenler arasında cezaevinin 2’nci müdürü ve 3 gardiyan da vardı.

 

Gözaltında polisin silahını alarak intihar ettiği iddia edilen Festus Okey davası yeniden ertelendi. Mahkeme heyeti, Festus Okey'in nüfus bilgisi için Nijerya makamlarına yazılan yazının akıbetinin, Adalet Bakanlığı’ndan sorulmasına karar vermişti. Okey’in neden öldüğü bir yana, var olduğu bile şüpheliydi.

 

İngiltere'de 13 Katolik göstericinin öldürüldüğü "Kanlı Pazar" olarak bilinen olaylara ilişkin, soruşturmanın sonuçları sonunda açıklandı. Raporda, Kuzey İrlandalı göstericilerin askerlerce haksız yere öldürüldüğü  söyleniyordu. Olaydan 38 yıl sonra, İngiltere Başbakanı David Cameron askerlerin yaptığından dolayı özür diledi.

 

Bu arada memlekette, Cem evleri ibadet yeri sayılmaz, devlet zorla din öğrenimi verirken Alevi açılımının da içeriği belli oldu. 37 kişinin yanarak öldüğü Madımak Oteli’nin 4.5 milyon liraya kamulaştırıldığı açıklandı.

 

Hükümetin devrildiği Kırgızistan’da etnik çatışmalar yayılıyordu. Yüzlerce insan çatışmalarda ölürken, 75 bin Özbek Kazakistan’a sığındı. Geçici hükümet güvenlik güçlerine vur emri verdi.

 

BM Güvenlik Konseyi, İran'a yeni yaptırımlar içeren karar tasarısını kabul etti. Oylamada Türkiye ve Brezilya "hayır" oyu kullanırken Lübnan çekimser kaldı. Yeni yaptırımlar, İran'a yönelik mali kısıtlamaların daha da sıkılaştırılmasını, seyahat yasaklarının ve denetimlerin artırılmasını öngörüyordu.

 

Amerikalı yetkililer, Meksika Körfezi'nin tabanından hergün denize karışan ham petrol miktarının 40 bin varil civarında ve tahmin edilenin  2 katı olduğunu söylüyordu. Gerçi önceki tahmin, 12 bin ila 19 bin varil olduğu için rakamların daha da artacağı seziliyordu. Daha sonra “sızıntının” günde 100 bin varil olduğu açıklanacaktı.

 

Ayın son gününün hazmı bayağı zor, ağır bir haberi de şuydu: Dünyanın önde gelen araştırmacıları milyonlarca yıllık fosiller üzerinde çalışmalarını tamamlamış, bulgularını yayımlamışlardı. Sonuç? Gezegenin atmosfere saldığı karbon diyoksit gazlarının halihazırdaki seviyesi, Arktik bölgelerdeki ekosistemleri “geri dönüşü olmayan” değişimlere sürüklemek için yeterliydi. Yani, bölgedeki tüm bitkiler ve hayvanlar âlemini derinlemesine etkileyecek olan bu durum insanlık yaşadıkça bir daha asla eski haline gelmeyecekti.

 

 

 

Bunun, ısınmadan yeni ve büyük kârlar bekleyen, karbondiyoksit seviyelerinin aşılmasını fırsat olarak değerlendirip heyecanlanan dev petrol - enerji şirketleri ile onlarla işbirliği halindeki zengin devletler dışında, dünyanın geri kalanı için bayağı bir hüsran durumu olduğu varsayılabilirdi.

 

Ocak;Şubat;Mart;Nisan;Mayıs;Temmuz;Ağustos;Eylül;Ekim;Kasım;Aralık